Tenis Maçını Kazanmak İçin Zihinsel Teknikler

Tenis sadece fiziksel bir spor değildir, oynarken psikolojik etmenlerle de karşılaşacaksınız. Eğer tenis oynayacaksanız, bedeninizle aklınızın koordineli olmasını sağlamalısınız. Akıl gücünüzü nasıl avantaja çevireceğinizi öğrenmek zorundasınız. Ama bunu yapmak maç stresi içinde hiç de kolay değildir. Profesyonel oyuncular bile negatif düşüncelere girip, maçı kaybedebiliyorlar. Bu sorunlardan kaçınmak için aşağıda size bazı öneriler vereceğiz.

Düşüncelerinizi İzleyin

Tenis öğrenmek için, bir oyunun ardından performansınızla ilgili tüm negatif düşüncelerinizi yazın. Bu şekilde en sıklıkla aklınıza gelen negatif düşünceleri belirleyebilirsiniz. Diğer oyununuzda, düşüncelerinizin farkında olabilir ve

onlardan kaçınmak için yollar bulabilirsiniz.

Önceki Sayıyı Unutun

Heyecan ve stres yüzünden, maç içinde çok basit sayılar kaçırabilirsiniz. Asla maç içinde bir önceki sayıyı düşünmeyin. O sayı artık yok, bitti. Eğer o sayıyı düşünmeye devam ederseniz, şu an oynadığınız sayıyı da kaçırabilirsiniz. Kendinize mümkün olduğunca pozitif yaklaşıp şöyle diyebilirsiniz: Ben Nadal ya da Federer değilim. Onlar bile hata yapıyor, benim yapmam gayet normal. O yüzden artık sinirlenme.

Şüpheleri Özgüvene Dönüştürün

Maçın stresi ve heyecanı içinde, süphelerinizi özgüvene dönüştürmeniz zordur, özellikle bir vuruşu kaçırdıysanız. Ama tenis öğrenmek için, özgüveninizi hemen kazanmanız çok önemlidir. Düşüncelerinizi size avantajlı sağlayacak bir bir çerçeveye getirin. Bir önceki sayıya takılmayın, evet çok basit bir top kaçırmış olabilirsiniz.

Özgüveninizi Gösterin

Maçı kazanmanız için diğer zihinsel teknik, kendinizi özgüvenle taşımanızdır. Rakibinizin gözlerinin içine bakın ve özgüvenli cool tavrınızı gösterin. Bu duruş, kort içinde ne yapması gerektiğini bilen bir görünüm verecektir. Bu tekniğiniz, tenisini yeterince geliştirmemiş tüm rakiplerinizi korkutacaktır

Wawrinka Durdurulamıyor!

Monaco’nun Monte Carlo kentinde düzenlenen toprak kort turnuvasının finalinde, sezonun ilk “grand slam”i Avustralya Açık’ta zafere ulaşarak kariyerinin ilk “grand slam” şampiyonluğunu yaşayan İsviçreli Stanislas Wawrinka ile bu turnuvada 2006, 2007 ve 2008 yıllarında finale yükselen vatandaşı Roger Federer karşılaştı.

Wawrinka, yarı finalde geçen yılın şampiyonu Sırp Novak Djokovic’i eleyen Federer’e karşı ilk seti 6-4 kaybetse de sonraki seti “tie break” sonunda 7-6 ve final setini de 6-2 kazanarak bu yıl 3′üncü, kariyerinin 7′nci tekler zaferini kutladı.

Wawrinka ayrıca Federer karşısında çıktığı 15. maçta 2. galibiyetini elde etti.

Sharapova Kozmetik Sektörüne Girdi

Kadın Tenisçiler Birliği’nin (WTA) internet sitesinde yer alan açıklamaya göre, tekler kariyerinde 4’ü “grand slam”lerde olmak üzere 29 şampiyonluğu bulunan 26 yaşındaki Rus raket Sharapova, geçen yılın ağustos ayında kurduğu şeker firmasının ardından bu sefer de cildi zararlı güneş ışınlarına karşı korumasının yanında cilt bakımı da yapma iddiasındaki Supergoop firmasının ortağı oldu.

Sporda olduğu kadar iş dünyasında da başarı hedefleyen eski dünya 1 numarası, üç kıtadaki bazı dükkan ve otellerin yanı sıra internet üzerinden de satış yapan şeker firmasının tanıtımı için sezonun son “grand slam”i 2013 ABD Açık boyunca soyadının “Sugarpova” olması talebiyle mahkemeye başvurmuş; ancak sağ omzundaki sakatlık nedeniyle turnuvadan çekilmişti.

Andy Murray Koçu Ivan Lendl ile Ayrıldı

Andy Murray, iki yıldır koçu olan Ivan Lendl ile yollarını ayırdı.

Murray, “Onunla beraber çalıştığım iki yıl için Lendl’a müteşekkirim. Kariyerimin en iyi zamanlarını onunla geçirdim” ifadelerini kullandı. Ivan Lendl ise başka projeleriyle ilgilenmek adına böyle bir karar aldığını söyledi.

26 yaşındaki tenisçi, Ivan Lendl ile çalıştığı yıllarda Amerika Açık ve Wimbledon’da şampiyon olup, Londra 2012 Olimpiyat Oyunları’nda altın madalyayı boynuna geçirmişti.

Kaynak:Eurosport

Teniste Fit Olmanız İçin Öneriler

Fiziksel olarak formda olmak tenis oyunun en önemli gerekliliklerinden biridir. İlerlemeniz ve hevesiniz sadece fiziksel, mental ve sinirsel sistemleriniz uyumlu olduğunda gerçekleşir. Eğer bir turnuva oyuncusu olmak istiyorsanız tutarlı ve sistemli çalışmanız bir zorunluluktur.

Düzenli saatlerde uyumanız, sağlıklı beslenmeniz vücudunuzun verimini arttıracaktır. Yemekleriniz önemlidir. İyi yiyin ama tenis oynamadan önce fazla yememenizi tavsiye ederiz. Eğer öğleden sonra 3 gibi maçınız varsa sabah doyurucu bir kahvaltı yeterli olacaktır. Öğle yemeği de yiyecekseniz sizi kortta yavaşlatacak ağır yemekler yememelisiniz. Kortta sindirim güçlüğü çekip etkinliğinizi kaybetmek istemezsiniz.

Tenis turnuvanız boyunca alkollü içecekler ciddi bir sakatlanma sebebidir. Alkol teniste ihtiyacınız olan nefesinizi, gözünüzü ve zihninizi olumsuz etkiler. Sigara da nefesinizin erken kesilmesine yol açar. Uzun dönem için turnuvalara katılan bir oyuncu alkol ve sigaradan kurtulmalıdır. En azından bu aşırılıklara kaçmamalısınız.

Yorgunluk uzun süre oyuncuların bir numaralı düşmanı. Çok fazla tenis oynamanız bir sonucu yorgunluk. Bir oyuncu dinlenerek gücünü geri toplayabilir. Yorgunluk aynı zamanda tenis hakkında çok kaygılandığınızda ortaya çıkan bir mental bitkinlik. Bu mental yorgunluğun göstergeleri tenise karşı ilgisizlik ve hoşnutsuzluk olabilir. Çok fazla tenis oynadığınızda dinlenmeyi ihmal etmemelisiniz, bu arada başka aktivitelerde bulunun. Oynadığınızda tenis hakkında endişelenebilirsiniz ama tenis dışı vakitlerinizde kötü hakkında endişelenmeyi bırakın. İyi bir denge tutturmak zordur ama bir kere ulaştıktan sonra işiniz kolaylaşacaktır.

Olası sakatlık risklerini engellemek için tenis maçınız öncesinde ve sonrasında mutlaka ısınma hareketleri yapmalısınız. Tenis maçından sonra üzerinize üşümenize engel olacak bir şeyler giymeyi ihmal etmeyin aksi halde hastalanabilirsiniz.

Bir çok oyuncu maç sonrası terliyken yıkanmamaktan dolayı romatizma olmakta. Bu hastalığa şans vermeyin!